Blog
Dubai Günlüğü 1: Perakendenin Geleceğini Şekillendiren Bir Merkez
Dubai, küresel ölçekte perakende yatırımlarının en yoğunlaştığı merkezlerden biridir. Stratejik konumu, turizm potansiyeli ve inovatif yaklaşımıyla alışverişi yalnızca ticaret değil, kültürel ve sosyal bir deneyim haline getirmiştir.
Nisan ayında ekibimizle gerçekleştirdiğimiz ziyaretimizde Dubai Mall, Mall of the Emirates, Dubai Outlet Mall, Ibn Battuta Mall, The Outlet Village, Marina Mall, Mercato Mall, Nakheel Mall gibi önde gelen alışveriş merkezlerini; ayrıca Design District, Alserkal Avenue, Bluewaters ve Dubai Old City gibi farklı konseptleri yerinde inceledik.
Her biri, alışverişin ötesinde deneyim odaklı merkezler olarak öne çıkmaktadır. Bu gözlemler, şirket vizyonumuzu güçlendirerek, gelecekte geliştireceğimiz projelerde küresel standartları yakalamamız için değerli katkılar sağlamaktadır.
Seyahatimizin ilk sabahı Joe & The Juice’ta kahvaltıyla başladık. Marka, klasik bir kahve zincirinden öte; dinamik tasarımı, sağlıklı menü seçenekleri ve genç kitleye hitap eden atmosferiyle kendini yaşam tarzı odaklı bir durak olarak konumlandırıyor. Design District’teki şubesi de bu yaklaşımı yansıtarak mekânı yalnızca kahve için değil, sosyalleşme ve vakit geçirme noktası haline getiriyor.
Küresel Perakendenin Vitrini
Dubai Mall, yalnızca büyüklüğüyle değil, perakendeyi deneyimle bütünleştiren yapısıyla da küresel ölçekte benzersiz bir konuma sahiptir. 500.000 m²’nin üzerinde kiralanabilir alan, 1.200’den fazla mağaza ve 200’ün üzerinde yeme-içme noktasıyla dünyanın en büyük alışveriş merkezi unvanını taşımaktadır. Bu ölçekte bir yapıyı baştan sona gezmek için bir tam günün yetmeyeceğini yerinde görerek deneyimledik.
Mağaza karmasında Louis Vuitton, Chanel, Cartier gibi dünya markalarının yanı sıra, Koton, LC Waikiki ve Mavi gibi Türk markalarının güçlü şekilde yer alması dikkat çekiciydi. Türk perakende markalarının bu ölçekteki bir merkezde konumlanması, global ölçekteki rekabet gücümüzün önemli bir göstergesi olarak öne çıkıyor.
Alışverişin ötesinde ziyaretçilerin ilgisini çeken unsurlar, Dubai Mall’u bir yaşam destinasyonu haline getiriyor. Dev akvaryum ve Underwater Zoo, sanal gerçeklik temalı VR Park, her akşam binlerce kişinin izlediği Dubai Fountain gösterisi ve Burj Khalifa’ya doğrudan bağlantısı, bu merkezin turizmle bütünleşmiş bir çekim noktası olduğunu ortaya koyuyor.
Alışverişin ötesinde ziyaretçilerin ilgisini çeken unsurlar, Dubai Mall’u bir yaşam destinasyonu haline getiriyor. Dev akvaryum ve Underwater Zoo, sanal gerçeklik temalı VR Park, her akşam binlerce kişinin izlediği Dubai Fountain gösterisi ve Burj Khalifa’ya doğrudan bağlantısı, bu merkezin turizmle bütünleşmiş bir çekim noktası olduğunu ortaya koyuyor.
Dubai Mall, hem ölçeği hem de içerdiği deneyim çeşitliliğiyle perakendenin geleceğini şekillendiren en güçlü örneklerden biridir. Bizim için bu ziyaret, yalnızca perakende trendlerini incelemek değil, aynı zamanda gelecekteki projelerimize ışık tutacak değerli ilham kaynaklarını yerinde görmek anlamına gelmiştir.
Akşam: Trattoria & Madinat Jumeirah Atmosferi
İlk günün akşamında Madinat Jumeirah kompleksinin içinde yer alan Trattoria’da yemek yedik. Bölge, geleneksel Arap mimarisiyle tasarlanmış oteller, resort villalar ve kanallar etrafında şekillenen büyüleyici bir atmosfere sahip. Dar Al Masyaf villaları ile ada ada görünen yapılar aslında lüks konaklama birimlerinden oluşuyor; gondol tarzı abra tekneleriyle bu kanallar üzerinde gezilebilmesi ise bölgeyi eşsiz kılıyor.
Trattoria, Souk Madinat Jumeirah’ın restoranları arasında İtalyan mutfağıyla öne çıkan şık ama samimi bir adres. Akdeniz esintili dekorasyonu, açık hava alanı ve kanal manzarasıyla yalnızca bir yemek mekânı değil, çevresindeki oteller, mağazalar ve sahil hattıyla birlikte bütün bir sosyal yaşamın parçası.
Bizim için bu akşam, Dubai’nin gastronomi ve sosyal yaşamı nasıl turizm ve perakende deneyimiyle birleştirdiğini görmek açısından özel bir durak oldu.
